10 Ocak 2012 Salı

Bilge ile Küçük Vol.1

Küçük çocuk yaşamı sordu bilgeye
Bilge: daha önce anlattığım gibi evlat dedi.
Küçük "ama anlamıyorum, anlayamıyorum"
Bilge " anlamayacaksın evlat, sadece yaşayacaksın"
Küçük " ama anlamadan nasıl yaşayabilirim?"
Bilge " Evlat... hayat soru sormaksa, cevapları hayatta aramak, bende değil"
Çocuk iç ses "sana bilge diye soru soranı ..." =D

1 Ocak 2012 Pazar

Yine Yeni Bir Yıl


Ne çabuk eskitiyorsunuz şu yılları. Habire yeni yıl. Uzun ömürlüsü yok mu bu yılların. Her sene, her sene yeni yıl...
Yazılarımı okuyanların bildiği üzere 2011'e girmedim. Hala 2010'dayım. 2011'e girmeyi denedim. Bir bacağımı soktum. Baktım giremeyeceğim, boşverdim.
Lakin 2012'ye gireceğim mirim. Giremedikce girmeyi deneyeceğim. Giricem, çıkıcam, giricem, çıkıcam... Ta ki 2012'yi becerene kadar. 2012'yi becerdiğimde ohhhh misss =D 2010'dan kurtulup 2012'ye girmiş olacağım.
2012'de en büyük dileğim ısıtmalı klozet kapağım olması. 2012 bana ısıtmalı klozet kapağını versin, ben de mıçarken 2012'yi düşüneyim. Mıçtığımın 2012'si bol aksiyonlu olacağa benziyor. Herkes kıyamet kopacak mı diye bekleyecek. Eğlenceli olacak. Çok sevdiğiniz dünya yok oluyor. =D
Afrika'da ki insanlar hangi yıla girdiler bilmiyorum ama orada ki açlıkla yaşadıkları senenin sayısı her ne olursa olsun yaşadıkları seneyi sevmediklerine eminim.
Her neyse bol eğlenceli yıllar...

14 Kasım 2011 Pazartesi

Bir Kaybediş Öyküsü



İnsan kaybetmek için caba sarfetmez. Zaten bir kaybedişin içindedir.
Yaşamın acımasızlığı içinde kazandığımızı zannettiğimiz kaybediş öyküsü. Kazandığımız nedir ki? Kaybetmekten mutlu olmak gerekiyor.
 15000-2-1+3 = 15000 neticede yine aynı rakama ulaşacaksak niye bunca işlem? bu işlemleri yaptıktan sonra yine 15000 bulacağımızı görmek için değil mi? ama zaten 15000 olduğu besbelli.
Hayat üzerine düşünelim; doğarken yalnızız (yalnızlık) - zaman - üzüntü + sevdiklerimiz = ölümün yalnızlığı (yalnızlık) Varacağımız sonuç belli olsa da, yaşamalıyız...
Bu sorunun daha karışık halini düşünelim;
Doğarken ki yalnızlık (Yalnızlık) - zaman - üzüntü - acı - ayrılık - acının karesi - üzüntünün karesi + isteklerimiz - gerçekleştiremediğimiz istekler - acının karesi - üzüntünün karesi - artık tanımamızlıktan gelenler  + gerçekleştirdiğimiz isteklerimiz + anlık sevinçler + arkadaşlar - zaman - hastalıklar - acının karesi - acının küpü - ... - ... - ... + ... + ... - ... = Ölüm Yalnızlığı ( Yalnızlık)  Noktalı yerleri sizler istediğiniz gibi doldurun. Nasıl olsa sonucu değiştirmeyecek!
Ama sonuç ne olursa olsun yaşanması gereken bir hayat var önümüzde ve yaşamalıyız. Eninde sonunda öleceğini her insan bilir. İnsan doğar, yaşar ve ölür. Bu hayatın döngüsü değişmez belki ama değişim bu süreç içersinde yaşanır. İnançlıysak öte dünya için değişimi yaşarız. Bu hayatın ötesine berisine inanmıyorsan da mutluluk için değişim yaşarsın ya da her ne önemliyse...
Değişmek istemesende zaman insanı değiştirir. Farklılaşırsın... Geçmiş zamanda ki kendine yabancılaşırsın. Aynada ki yansımanı tanıyabildiğin sürece kendinsindir.
Kaybediş öyküsünde, kaybedilecek en kötüsü insanın kendisi olsa gerek. İnsan kendini kaybedince (mecazi ve gerçek) sonra ki kaybettiklerinin farkına varabilir mi ki?
Acıklı kelimelerdir kaybetmek, ayrılık, ölüm, vs. Hüzünlenmek için üzerine bir şeyler yazmak gerekmiyor. Önemli olan acıklı kelimelerin gerçekliğinde mutlu edecek kelimelerden şarkılar söyleyip mutlu olmak. Hayatın acı ritminde, mutluluk dolu şarkı olabilmek ya da sevgi dolu bir şarkı...
Yaşamak zor vesselam...

Not: Yazdıklarımı yine okumayacağım yayınlayabilmek için. Okuduktan sonra vazgeçiyorum yayınlamaktan. Editoryal çalışma da yapmayacağım. Düşüncelerimi beğenmeyebilirsiniz ama düşüncelerim sadece kendimi bağlar. İçimden gelenleri yazdım ve paylaşıyorum. İsteyen okur, istemeyen okumaz.  Özetlemek gerekirse söylediklerim doğrudur diye bir iddiam yok. Sadece düşüncelerimdir...

22 Eylül 2011 Perşembe

Dengeler; Karanlık içi Aydınlık

Karanlıkta farkedilir aydınlığın. Aydınlıkta yokolur aydınlığın. Aydınlıkta, aydınlığının farkedilmesi için karanlığa ihtiyacın vardır. Göz kamaştıran aydınlık, detaylar yaratan karanlık... Gece ve gündüz gibi. Her ikisine de ihtiyacın vardır.
Hayatın Denge noktalarından; karanlık içi aydınlık - Aydınlık içi karanlık...

14 Eylül 2011 Çarşamba

Yüce Ruhum


Powered by mp3skull.com

Seni ilk gördüğümde anladım...
Gözlerinin içine baktığımda, kendimi cennette hissettiğimde anladım...
Gözlerinin içine bakarak bile sonsuza kadar yaşayabileceğimi düşündüğümde anladım...
Bu o olmalı, kesinlikle o olmalı dedim.
Elini ilk sıktığımda sıradan bir elle tokalaşacağımı zannedip de, şaşkınlık içinde kaldığımda anladım...
Sıcaklığını elimden kalbime doğru hissettiğimde anladım...
Kalbim sen için çırpınırcasına çarptığında anladım...
Sen o'sun; hayallerimde yarattığım, bir ömrü paylaşacağıma inandığım insansın. Ruhunun güzelliğini hissedebildiğim, Yüce Ruhumsun...
Ne yapacağımı, ne söyleyeceğimi bilememenin verdiği karın ağrısıyla, güneşli, ışıl ışıl bir günde, bulutların üzerinde hissederken, seyrettim gidişini. Gidişinin acısıyla,hüznüyle dökülen gözyaşlarımı hiç silmedim. Yolcunun arkasından çabuk geri dönsün diye dökülen su gibi toprağa düşmesine izin verdim. Çabuk geri dön diye. Benim ol diye, senin olabileyim diye...

Dünyanın Keşfi

Daha önce hiç anlatılmamışı söylemek... Hep bilinmeyeni, söylenilmeyeni anlatmak istedim. Ama hep aynı şeyleri söyledim. Söylediğim herşey aslında sizinde bildikleriniz, söyledikleriniz. Sizin bilmediğiniz hiçbir şeyi söylemedim.
Ama hayat kısır döngü işte. Keşfedilenler sürekli, tekrar tekrar keşfediliyor. Sözgelimi televizyonun nasıl işlediğini anlatsam, kimisi için bilinmeyen değil, kimisi içinse tv'nin tekrar keşfidir. Tv'nin bilindik bir şey olduğunu düşünen insanlar ıssız bir adaya düşseler, yanlarına alacakları üç şeyden birisi tv değilse, vay hallerine :D Tv'yi tekrar keşfedebilirler mi merak ederim doğrusu. Uçak, araba, mobilya, elektrik vs. Tekrar keşfedilmesi gereken o kadar çok şey olur ki...
Demek istediğim; bu dünyayı her insan tekrar tekrar keşfediyor. Şartlar farklı olsa da her insan yaşam mücadelesi veriyor...